Uğur Tatar
R.I.P.D. / Ölümsüz Polisler (2013)
R.I.P.D. ya da -Türkiye’deki gösterim ismi ile- Ölümsüz Polisler filminin bir çizgi roman uyarlaması olduğunu hatırlatarak başlayalım. Dark Horse tarafından yayınlanan çizgi romanın yaratıcısı ise Peter M. Lenkov. Filmden bahsetmeden önce filmin isim meselesiyle ilgili birkaç kelam etmek istiyorum. Yabancı filmleri gösterime sokarken, orijinal isimleri Türkçeye çevirmek yerine filme sıfırdan isim veren korkunç bir ekibin […]
El Empleo (2008)
Yönetmenliğini Santiago Bou Grasso’nun yaptığı ve senaryosunu Patricio Plaza’nın yazdığı, Arjantin yapımı bir kısa film olan “el Empleo”, sadece 6 dakika içinde modern dünyanın, insanı ne hale getirdiğini etkileyici bir şekilde aktarıyor. Günlük hayatta kullandığımız her şeyin bir sabah, insanlara dönüştüğünü hayal edin. Mesela lambanız, aynanız, sandalyeniz, masanız, portmantonuz… İşe gitmek için kullandığınız taksiler bile birer insan; […]
Balance (1989)
Wolfgang ve Christoph Lauenstein kardeşlere ait olan “Balance”, “En İyi Kısa Animasyon” dalında Oscar’ı kucaklamış bir stop motion film. Filmin başında 23, 35, 51, 75, 77 numaralı beş garip adamın (“Dark City / Karanlık Şehir (1998)” filmindeki uzaylılara benziyorlar), kare bir levha üzerinde havada dengede durduklarını görüyoruz. Hangisi kımıldasa diğerleri dengeyi sağlamak için ona ayak uyduruyorlar. Bu […]
Sinemanın Tarihsel Gelişimine Kısa Bir Bakış: Bölüm 1
Edison, Skladanowsky Kardeşler ya da Lumiere Kardeşler… Kim bulmuş olursa olsun sinema, bulunuşundan itibaren insanlar için vazgeçilmez bir araç oldu. İlk başlarda sadece bir eğlence aracı olarak görülmüş olsa bile zaman ilerledikçe daha çok gelişti ve rüyalar üreten bir kaynağa, bir ‘Rüya Fabrikası’na dönüştü! Şimdi bu ‘Rüya Fabrikası’nın gelişimine şöyle kısaca bir göz atmaya ne […]
K-PAX (2001)
Uzaylı olmak ya da olmamak… Aslında bütün mesele bu değil! Size K-PAX isimli gezegenden gelen birinden bahsetsem, onun hakkında ne düşünürdünüz? Yeşil renkli, koca kafalı ve pörtlek gözlü bir uzaylı olduğunu mu? Eğer düşündüğünüz buysa üzgünüm, yanıldınız! Çünkü K-PAX’ten gelen (daha doğrusu geldiğini iddia eden) Prot’un sizden ya da benden hiçbir farkı yok. İşler sadece […]
Sinema Tarihinden Bazı İlkler (1891-1953)
İlkler her zaman önemlidir ve unutmamak gerekir ki her şeyin bir ilki vardır! 1891 – 1953 yılları arasında gerçekleşmiş olan sinema tarihinin ilklerini sizin için bir listede topladım. Keyifli okumalar… 1891– İlk toplu film gösterimi 22 Mayıs 1891 günü West Orange’daki Edison laboratuarlarında yapıldı. 1894– Edison’un 7 Ocak 1894’de kinetoskopuyla çektiği “Fred Ott’s Sneeze / […]
Marmoulak / The Lizard / Kertenkele (2004)
Birazdan okuyacağınız bu yazı, film ile ilgili sürprizleri bozacak bilgiler içermektedir! Bismillahirrahmanirrahim… Ayetullah Beni Fazl’ın şu fetvası ile yazıma başlamak istiyorum: Sinema Allah’a götüren yollardan biridir. Dünyada hiç kimse yoktur ki, onu Allah’a ulaştıracak bir yol bulmasın. Şimdi bir düşünün… Kapkaranlık bir yerdesiniz. Hiçbir şey göremiyor ve hiçbir şey duyamıyorsunuz. Sonra bir gün sizi alıp […]
Beed-e Majnoon / The Willow Tree / Söğüt Ağacı (2005)
Birazdan okuyacağınız bu yazı, film ile ilgili sürprizleri bozacak bilgiler içermektedir! Bismillahirrahmanirrahim… Ünlü Hint yönetmen Satyajit Ray’in şu sözü ile yazıma başlamak istiyorum: Batı’nın çok şeyi var, teknoloji, sağlık, refah… Ancak bir şeyi yoktur ve o da, Batı insanının bir zamandan beri şaşırmayı unutmuş olmasıdır. Artık hiçbir ilmi keşif, refah seviyesini yükseltecek yeni bir imkân […]
The Fantastic Flying Books of Mr. Morris Lessmore (2011)
Söz kitaplardan açıldığında, “3 Idiots” (3 Aptal, 2009) filminin unutulmaz repliklerinden bir tanesi hemen aklıma gelir: Görsel ya da dokunsal yollarla; aydınlanma, anlama, bilgiyi artırma, beynin eğitilmesi amacıyla yapılmış olan; resimli, resimsiz, kauçuk kapak, kâğıt kaplama, jelâtinli, jelâtinsiz türleri olup; içerisinde önsöz, tanıtım, fihrist bulunan; bilgileri kaydeden, analiz eden, özetleyen, organize eden aletler… Yani Kitaplar! […]
Signs (2008)
“Günümüzde yapılan filmlerin çoğunda gerçek sinema duygusu yok denecek kadar az. Bunlara ‘konuşan insan fotoğrafları’ diyebilirim. Sinemada bir öykü anlatırken, ancak başvurulabilecek başka bir yol kalmadığında diyalog kullanılmalıdır.” der gerilimin babası Alfred Hitchcock. Aslında pek de haksız sayılmaz hani! Günümüzün ruhsuz ve geveze filmlerden yüz çevirseniz bu sefer de az konuşan ama pek bir şey […]