Yıl: 2012
Maksat Sinema Olsun “1” Yaşında: Parlayan Bez ya da Hayat Sineması
Takvimler 31 Temmuz 2011 tarihini gösterdiği zaman “Her şey bir Rüya ya da Maksat Sinema Olsun” demiştik. Şimdi aradan tam bir yıl geçti, anlayacağınız Maksat Sinema Olsun şimdi bir yaşında! İşte bu güzel haberin şerefine, çok uzun zaman önce ‘Hayat Sineması’ adında bir sinema salonunda –o zamanlar genç olan- bir adamın bana anlattıklarını paylaşmak istiyorum […]
Sinemanın Tarihsel Gelişimine Kısa Bir Bakış: Bölüm 1
Edison, Skladanowsky Kardeşler ya da Lumiere Kardeşler… Kim bulmuş olursa olsun sinema, bulunuşundan itibaren insanlar için vazgeçilmez bir araç oldu. İlk başlarda sadece bir eğlence aracı olarak görülmüş olsa bile zaman ilerledikçe daha çok gelişti ve rüyalar üreten bir kaynağa, bir ‘Rüya Fabrikası’na dönüştü! Şimdi bu ‘Rüya Fabrikası’nın gelişimine şöyle kısaca bir göz atmaya ne […]
K-PAX (2001)
Uzaylı olmak ya da olmamak… Aslında bütün mesele bu değil! Size K-PAX isimli gezegenden gelen birinden bahsetsem, onun hakkında ne düşünürdünüz? Yeşil renkli, koca kafalı ve pörtlek gözlü bir uzaylı olduğunu mu? Eğer düşündüğünüz buysa üzgünüm, yanıldınız! Çünkü K-PAX’ten gelen (daha doğrusu geldiğini iddia eden) Prot’un sizden ya da benden hiçbir farkı yok. İşler sadece […]
Sinema Tarihinden Bazı İlkler (1891-1953)
İlkler her zaman önemlidir ve unutmamak gerekir ki her şeyin bir ilki vardır! 1891 – 1953 yılları arasında gerçekleşmiş olan sinema tarihinin ilklerini sizin için bir listede topladım. Keyifli okumalar… 1891– İlk toplu film gösterimi 22 Mayıs 1891 günü West Orange’daki Edison laboratuarlarında yapıldı. 1894– Edison’un 7 Ocak 1894’de kinetoskopuyla çektiği “Fred Ott’s Sneeze / […]
Marmoulak / The Lizard / Kertenkele (2004)
Birazdan okuyacağınız bu yazı, film ile ilgili sürprizleri bozacak bilgiler içermektedir! Bismillahirrahmanirrahim… Ayetullah Beni Fazl’ın şu fetvası ile yazıma başlamak istiyorum: Sinema Allah’a götüren yollardan biridir. Dünyada hiç kimse yoktur ki, onu Allah’a ulaştıracak bir yol bulmasın. Şimdi bir düşünün… Kapkaranlık bir yerdesiniz. Hiçbir şey göremiyor ve hiçbir şey duyamıyorsunuz. Sonra bir gün sizi alıp […]
Beed-e Majnoon / The Willow Tree / Söğüt Ağacı (2005)
Birazdan okuyacağınız bu yazı, film ile ilgili sürprizleri bozacak bilgiler içermektedir! Bismillahirrahmanirrahim… Ünlü Hint yönetmen Satyajit Ray’in şu sözü ile yazıma başlamak istiyorum: Batı’nın çok şeyi var, teknoloji, sağlık, refah… Ancak bir şeyi yoktur ve o da, Batı insanının bir zamandan beri şaşırmayı unutmuş olmasıdır. Artık hiçbir ilmi keşif, refah seviyesini yükseltecek yeni bir imkân […]
The Fantastic Flying Books of Mr. Morris Lessmore (2011)
Söz kitaplardan açıldığında, “3 Idiots” (3 Aptal, 2009) filminin unutulmaz repliklerinden bir tanesi hemen aklıma gelir: Görsel ya da dokunsal yollarla; aydınlanma, anlama, bilgiyi artırma, beynin eğitilmesi amacıyla yapılmış olan; resimli, resimsiz, kauçuk kapak, kâğıt kaplama, jelâtinli, jelâtinsiz türleri olup; içerisinde önsöz, tanıtım, fihrist bulunan; bilgileri kaydeden, analiz eden, özetleyen, organize eden aletler… Yani Kitaplar! […]
Signs (2008)
“Günümüzde yapılan filmlerin çoğunda gerçek sinema duygusu yok denecek kadar az. Bunlara ‘konuşan insan fotoğrafları’ diyebilirim. Sinemada bir öykü anlatırken, ancak başvurulabilecek başka bir yol kalmadığında diyalog kullanılmalıdır.” der gerilimin babası Alfred Hitchcock. Aslında pek de haksız sayılmaz hani! Günümüzün ruhsuz ve geveze filmlerden yüz çevirseniz bu sefer de az konuşan ama pek bir şey […]
Bir Afişin Anatomisi: Ayaz (2012)
Yönetmenliğini Hakan Kurşun’un üstlendiği, senaryosunu Orhan Kaya’nın yazdığı Ayaz’ın başrollerini Issız Adam’ın Alper’i olarak ünlenen Cemal Hünal, pop müzik şarkıcısı Gökhan Tepe ve Türk Lara Croft Çiğdem Aysu paylaşıyor. Film bu cuma gösterime giriyor. Bu yüzden filmden önce aşağıda gördüğünüz etkileyici afişten biraz bahsetmek istiyorum… 1-Kendini Lara Croft Sanan Dilara Çiğdem Aysu neden bu kadar […]
Bir Afişin Anatomisi: SüperTürk (2012)
Tamer Karadağlı’nın ilk yönetmenlik denemesi olan SüperTürk bildiğiniz üzere 16 Mart’ta vizyona girecek. Filmi izlemeden yorum yapmak doğru olmasa da, hepiniz gibi bende aşağı yukarı ne ile karşılaşacağımı tahmin ediyorum. Bu yüzden filmi bir kenara bırakarak, aşağıda gördüğünüz afişin beni ne kadar etkilediğinden bahsetmek istiyorum… 1-Tamer Karadağlı’nın Yüzü Acaba Tamer Karadağlı neden bu kadar mutlu? […]